24 Kasım 2013 Pazar
Hüyüklerdeki nar ağaçları
harika betimlemeler harika karakter yaratımı ve cok samimi ve sahici bir sosyal politik kültürel altyapı.Henüz okumamış herkese tavsiye ederim .
Memleketimin hüyüklerinde ne nar ağaçları var tanışın
15 Kasım 2013 Cuma
Daha da mı ?
Her neyse bu minvalde degerlendirdiğimde ben tatmin oldum kitapdan.
Biraz detaya girecek olursak romanda içime sinmeyen bir durum var şöyle ki ; kitabın bas kahramanı Gaza'nın tutuldugu mental rahatsızlıktan kurtulmak için neden Linç kavramını seçtigi hususu benim kafama pek yatmadı azıcık sakil geldi.Pekala şiddetin teketek versiyonu olan kavga dövüş işlerine de sarabilirdi ama o zaman da fazla fight club esintili olacak diye düşünüp linç de karar kılmış olabilir gibi geldi bana.Kaldı ki o linç meselesinden de kurgusal anlamda fazla ekmek cıkaramamıs bence teget geçmiş o kavramı.Sosyalleşmek falan demiş ama ne bileyim pek olmamış gibi geldi bana.
Sonuç olarak Hakan reiz yine bildigimiz gibi aynen devam kesinlikle verdigim zaman yazık oldu demeyeceginiz ama kendi sınırlarını çok da zorlamadıgı klasik bir roman yazmış yine.
1 Ekim 2013 Salı
Hükmen Mağlup
16 Eylül 2013 Pazartesi
Selanik Türküleri - Çalın Davulları
ne söylenen sözlerin bir önemi var ne söylenemeyenlerin ...şimdilik !
5 Ağustos 2013 Pazartesi
Ergenecon Star Galactica
-ne ayak bu dava dedi
-valla dedim genel kurmay baskanı yani 800bin kişilik ordu komutanı bi terör örgütü kurmus , sonra bi gazetenin yazarı da ona yardım etmiş sonra birileri o gazeteyi bombalamıs sonra danıstayı bombalamıs bu gazeteci bakmıs iyi bombalıyor cocuk sen bizim örgüte gelsen ya demiş bombacı kardesi de alıp devam etmişler sonra bi tane hoca varmıs tıp doktoru o da örgütün içinde , sonra birisi eski milliyetçi paşalardan birisi eski komünist hocalardan iki Küçük Soyisimli yaşlı dayı da bu örgüte üye olmus bunlar birlikte bişeler yapma planına girişmişler sonra azcık biti kanlı mahalle kabadayısı da bunlara katılmıs , bizim tanıdık eski istanbul belediye baskanı var onu da cagıralım mı abi demiş tabi canım ara gelsin demiş Genel kurmay baskanı
derken lafımı kesti uzaylı arkadas
-gazeteye bomba atan adamla orda yazan adam aynı örgüttemiş mi ?dedi
-he dedim
-siyasi ortaklıkları olmayan bu adamların derdi neymiş la die sordu
-valla dış güçler falandır heralde dedim
-ben de dışardan geldim abi ayıboluyo dedi
-seni tenzih ederim karşim üzerine alınma bunlar baska derken uyanmısım
TV acık kalmıs ,kapatıp yatagıma yattım
25 Temmuz 2013 Perşembe
Göğe Bakma Durağı
İkimiz birden sevinebiliriz göğe bakalım
Şu kaçamak ışıklardan şu şeker kamışlarından Bebe dişlerinden güneşlerden yanab otlarından
Durmadan harcadığım şu gözlerimi al kurtar
Şu aranıp duran korkak ellerimi tut
Bu evleri atla bu evleri de bunları da
Göğe bakalım
Falanca durağa şimdi geliriz göğe bakalım
İnecek var deriz otobüs durur ineriz
Bu karanlık böyle iyi afferin Tanrıya
Herkes uyusun iyi oluyor hoşlanıyorum
Hırsızlar polisler açlar toklar uyusun Herkes uyusun
bir seni uyutmam bir de ben uyumam Herkes yokken biz oluruz biz uyumayalım
Nasıl olsa sarhoşuz nasıl olsa öpüşürüz sokaklarda
Beni bırak göğe bakalım
Senin bu ellerinde ne var bilmiyorum göğe bakalım
Tuttukça güçleniyorum kalabalık oluyorum
Bu senin eski zaman gözlerin yalnız gibi ağaçlar gibi
Sularım ısınsın diye bakıyorum ısınıyor
Seni aldım bu sunturlu yere getirdim
Sayısız penceren vardı bir bir kapattım
Bana dönesin diye bir bir kapattım
Şimdi otobüs gelir biner gideriz
Dönmeyeceğimiz bir yer beğen başka türlüsü güç
Bir ellerin bir ellerim yeter belleyelim yetsin
Seni aldım bana ayırdım
durma kendini hatırlat
Durma kendini hatırlat
Durma göğe bakalım
10 Haziran 2013 Pazartesi
Otur 100 !
şimdi 0 alanlar kopya cekenleri bahane ederek sınavı iptal etme pesinde.
Buna uygun ortam da son hızla hazırlanıyor ( kendiliğinden ya da mudehale ile)
Gün geçtikce sınavın iptaline yaklasıyoruz.
Daha büyük sınavlara hazırlıklı degiliz bunu kabul edelim.
Yeterince sey ispatlandı daha cok demokrasi sınavı var önümüzde.
Üzerimize büyük sorumluluk bindi ve biz henüz buna hazırlıklı degiliz.
Şimde eve dönme ve düşünme , yazma üretme zamanı.
Bu mevzular kolay mevzular degil , çok çalışmamız gerek , jenerasyonumuzun 33 yıllık apolitiklesme tozunu üzerinden atması için oldukca fazla calısmaya ihtiyacı var.
Seviye hızla düşmekte maalesef.. " sık bakalım sık bakalım.." " tayyip istifa" cemberinde bir acmaza sürüklenildi.
Çarşı süper oley de bu işler biraz daha meşakkatli işler kardeşlerim.
Twitter bundan 15 gün önce dizi özetleri , aşk acıları ve bomboş sohbetlerin mekanıydı suan Politize bir portala döndü. Şimdi evlere dönüp burdan devam etme zamanı.
Yapılan haksızlıkları duyurma arastırma iletişime geçme zamanı.(ilk konu basligini veriyorum: %10 secim barajina hayir)
Biz bu sınavdan geçtik , mizahımızla , inadımızla ,direnişimizle kat ettigimiz yol, bu hazırlıksızlıkla alınabilecek en uzun , en guzel yol!
Hiç birşey eskisi gibi olmayacak bunu yedi düvel biliyor en cok da muhattaplarımiz.
Fakat İtibar sarsmanin ötesinde bir zafer düşünmek hayal kurmak olur. Karsimizda secimle basa gelmis bir iktidar var. ( Game of thrones izlemiyoruz arkadaslar )
Medya nın gerçek yüzünün ortaya cıkması bile bu 13 günün mucizevi boyutlarda bir kazanımıdır.
Dostu dusmani gormek muthis bir kazanimdir.
Zor gunlerde kim yalakalik pesinde kosuyor kim delikanli gibi vicdaninin sesini dinliyor bunlari gormek bile buyuk kazanimlardir.
Fakat yineliyorum bu hazırlıksızlıkla daha fazla devam edilemez lütfen bunu kabul edelim.
Evimize dönelim.
Bizim sınavdaki görevimiz maske düşürmekti maskenin arkasındaki suratı dagıtmak degil.
O kavgaya girersek kaybederiz.
Çünkü silah cıktı mertlik bozuldu.
Çünkü bizler terörist degiliz insanız.
Şimdi düşen maskenin altındaki yüze gerçekleri vurma zamanı.
Sakin sakin , akıllıca!
Biz 100 aldık Evimize dönelim.
Diğer sınavlarımıza çalışalım
Dersi derste dinleyelim ve gunu gününe çalışalım.Beşeri hafızayı taze tutalım.
14 Mayıs 2013 Salı
Ince bir Merhaba Havasi
Sonus - Ne from sonustr on Vimeo.
7 Mayıs 2013 Salı
David Gilmour - A Great Day For Freedom (Live In Gdansk)
8 Nisan 2013 Pazartesi
22 Mart 2013 Cuma
Kim bilir (Asansörde Yiyişen Dayılar Soundtrack)
9 Mart 2013 Cumartesi
Piston
8 Mart 2013 Cuma
7 Mart 2013 Perşembe
IKSV 2013'den seçmeler 1
NTV BELGESEL KUŞAĞI
01.04.2013
21:30
Atlas
02.04.2013
13:30
Beyoğlu
06.04.2013
21:30
Beyoğlu
2013 Oscar En İyi Belgesel
2012 Sundance Jüri Özel Ödülü; İzleyici Ödülü
2012 Tribeca İzleyici Ödülü
2012 Moskova En İyi Belgesel
2012 Atina En İyi Belgesel
2012 Durban İzleyici Ödülü
2012 Los Angeles İzleyici Ödülü
Bir Şarkının Peşinde müzik aşkını, sözleri içinize işleyen şarkıların tutkusunu hissettiren bir film. 60´ların sonunda Detroit´te bir barda keşfedilir Rodriguez. Kendi kuşağının en büyük sanatçılarından biri olacağına inanan yapımcıları ona bir albüm kaydeder. Albüm çok ses getirir sahiden, ancak sahnede intihar ettiği söylentileriyle ortadan kaybolan Rodriguez´e gerçekte ne olduğunu kimse bilmez. Yönetmen Malik Bendjelloul ilk filminde Güney Afrika´da bir özgürlük simgesine dönüşen Rodriguez´i onun gibi gizemli ve şiirsel bir biçimde arıyor. Bu benzersiz film, eski zaman müzikleriyle umut dolu bir yeniden buluşma hikâyesi anlatıyor.
6 Mart 2013 Çarşamba
Yiğidi Öldürdünüz Hakkını Bari Yemeyin !
*Venezuela ekonomisi on yılda yüzde 47.4 büyüdü. Sadece 2012 ilk döneminde büyüme oranı yüzde 5.6 olarak açıklanmıştı.
*Yerel sorunlarla ilgilenen 30 bin yerel halk konseyi oluşturuldu, halkın sosyal sorunların tespit ve çözümüne doğrudan katılımı sağlandı.
*Son on yılda sosyal hizmetlere ayrılan bütçe yüzde 60.6 oranında artırıldı. (772 milyon dolar) Bütçenin yüzde 42.3’ünü sosyal yatırımlara ayrıldı.
*Eşitsizlik yüzde 54, yoksulluk yüzde 44 oranında azaldı. 1996 yılında yüzde 40’a ulaşan aşırı yoksulluk oranı yüzde 7.3’e düşürüldü.
*İşsizlik yüzde 11.3’ten yüzde 7.7’e düştü. Sosyal güvenceye sahip olanların sayısı üç kat arttı.
*Misyon adı verilen sosyal programlardan 20 milyon Venezuela vatandaşı yararlandı.
*Chavez öncesinde ciddi bir sorun olan okuma-yazma sorunu UNESCO verilerine göre tamamen ortadan kalktı.
*Parasız eğitim sayesinde bugün Venezuelalı anaokul yaşındaki çocukların yüzde 72’si anaokuluna gidiyor, ilköğretimde okullaşma oranı yüzde 85.
* Binlerce yeni okul inşa edildi. Devlet okullarında öğretmen sayısı beş kat arttı, 65 binden 350 bine ulaştı.
*Bolivarcı Üniversiteler adıyla yeni ve ücretsiz üniversiteler kuruldu. Üniversiteye devam eden gençlerin oranı yüzde 83’e yükseldi ve bu bakımından Venezuela Latin Amerika’da ikinci, dünyada ise 15. sırada bugün.
*1998 yılında nüfusun yüzde 21’inin yetersiz beslenmeden mustarip olduğu ülkede, bu oran yüzde 5’e indi. Gıda tekellerinin pahalı ürünleri karşısında, üretimi ucuz gıdaların satıldığı MERCAL isimli süpermarket zinciri oluşturuldu.
*1980’lerde gıda ürünlerinin yüzde 90’ı ithal edilirken bu oran yüzde 30’a düşürülmüş durumda.
*Bugün 4 milyonu çocuk 5 milyon Venezuelalıya okullarda ücretsiz gıda sağlanıyor.
*Son bir buçuk yılda yoksullar ve orta gelirliler için 250 bin ucuz konut üretildi.
*Çocuk ölümlerinin oranı binde 25’ten binde 13’e düşürüldü.
*Nüfusun yüzde 96’sının temiz suya ulaşımı sağlandı.
*1998 yılında 10 bin kişiye düşen doktor sayısı 18’den 58’e yükseldi.
*Sadece Barrio Adentro isimli ücretsiz birinci ve ikinci basamak sağlık hizmeti verilmesini içeren programla ülkeye gelen 8 bin 300 Kübalı doktor, 7 bin klinik kurdu, bu kliniklerde 1.4 milyon insanın hayatı kurtarıldı.
*Son 6 yılda 19 bin 840 evsiz sokakta yaşamaktan kurtarıldı.
*Özel sübvansiyonlar sayesinde normal fiyatların yüzde 34-40’ı arasında daha ucuz satış yapan kamu eczaneleri ağı oluşturuldu.
ABD’NİN CHAVEZ KABUSU
BİR devlet başkanının ölümünü hiç böyle heyecanla beklememişti belki ABD. Hadi belki Fidel Castro’yu beklemiştir diyelim. 14 yıllık Chavez iktidarı döneminde beklemekle yetinmedi ABD yetkilileri. 2005 yılında Condoleezza Rice, Chavez’in “bölge için bir tehdit” olduğunu açıkladı. CIA Venezuela’yı “5 sıcak bölge” listesine aldı.
Medya Patronu Pat Robertson açık açık Chavez’i öldürmenin milyonlarca dolar harcamaktan daha kolay olacağını söyledi. 2006’da zamanın ABD Ulusal İstihbarat Direktörü John Negroponte, Venezuela’yı ABD için bir tehlike olarak adlandırdı. Savunma Bakanı Donald Rumsfeld ise Chavez’i Hitler’le karşılaştırdı.
Beyaz Saray, Venezuela’yı “Terörizme karşı yeterli desteği vermeyen” ülkeler listesine koydu. ABD’li şirketlerden silah ya da askeri malzeme almasının yasakladı. 2008’de Pentagon, 4. Filosunu, Latin Amerika ve Karayipler’de görevlendirdi. 1950 yılında devre dışı bırakılan 4. filo o zamandan beri çalışmıyordu.
2010 yılında Kolombiya’da “Antiamerikancı güçlere karşı” 7 askeri üs kurma kararı aldı. Uluslararası basında Chavez’in bir diktatör, bir tiran, Amerika düşmanı bir terörist olduğu yazılmaya başlandı. Venezuela’nın imajı şiddet, güvensizlik, suç, yozlaşma ve kaos olarak şekillendirilmeye çalışıldı.
LATİN AMERİKA’YI BİRLEŞTİRDİ
KITAYI sömürmeye doyamayan ABD ve batılı emperyalistler için Chavez’in varlığı sadece Venezuela Petrolü meselesi değildi elbet. Birçok Latin ülkesinde iktidarı alan ve Chavez etrafında toplanan görece halkçı, ilerici hükümetlerin ekonomik ve politik olarak ortak örgütler kurarak güçler dengesini sarsması da Chavez’in ölümünün “dört gözle” bekleniyor olmasının bir diğer nedeniydi. Chavez ile birlikte Amerika Halkları için Bolivar İttifakı (ALBA), Güney Amerika Ulusları Birliği (UNASUR), PetroCaribe, PetroSur, TeleSur, ALBA Bankası, Güney Bankası ve Karayip ve Latin Amerika Devletleri Topluluğu (CELAC) gibi ortak kurumlar oluşturuldu. Bu örgütlerin hiç birinde ne ABD, ne de bölgenin elitleri yer aldı.
.
.
http://evrensel.net/
5 Mart 2013 Salı
4 Şubat 2013 Pazartesi
30 Ocak 2013 Çarşamba
İnsanlık koşuları
Maraton tarihine gececek bir olay yasanıyor ,
Basklı bu güzel kardesimiz bir yarıs ve bi sürü para kaybediyor belki ama insanlık bir kere daha kazanıyor .
Bu pırıl pırıl atletin ismi ; Fernández Anaya
sevgiler saygılar benden kardesime.
Yazalım
aklımıza ne geliyorsa ,tanık oldugumuz bu çağ gercekten en acaibi bence o nedenle sürekli yazalım , bir milyar farklı perspektifden okusun gelecek nesil bu yasadıklarımızı her sekilde her durumda yazalım.
elimizdeki bu mobil cihazlar artık bi boka yarasın.
Kaydedelim.
Paylasalım.
23 Ocak 2013 Çarşamba
1+1=0
bir sifira karsi
isik karanliga karsi
varlik yokluga karsi
hayat ölüme karsi kaybetmek zorundadir
babannemin son gunlerini gorebilmek icin evine gittigimde hayattan vazgecmis haldeydi , tum yasam enerjim ve gencligimle elini tutup ona moral vermeye cabalarken bir savas yasanmisti aramizda , onun vazgecmisligine karsi mucadele ediyordum gencligimin tum kibiriyle, pes etmemeliydi yasamaliydi , yasli inadiydi bu yaptigi yasamak istemiyordu , bizlere yuk olduguna dair sacma bir inanci vardi ve gitmek istiyordu . Ne kadar da sacmaydi bana kalsa ( o an icin )
elini oksarken onu yasama dogru asilmaya calisiyordum oysa elini kurtarmak derdindeydi .
hesaplar kitaplar yapilmisti , bir bildigi vardi ve artik gitmesi gerektigine inaniyordu
ve gitti
yasam yenildi
genclik yenildi
isik yenildi
varlik yenildi
1+1=0 idi , degismedi!
19 Ocak 2013 Cumartesi
Long live Imagination
Buyrun iste Canon ;
17 Ocak 2013 Perşembe
Nasil ? ( sevgili dostum cizge yalkin'a )
ne zaman bir tanidigimin babasi olse ayni anksiyete kapiliyorum , benim babam....
babalar ölmesin seker de alabilsinler
cocuklarina babalar gozunu actigindan beri gucun sembolu
dayanmanin
pes etmemenin
emegin
alin terinin
guven sembolu insanin
kizlarin ilk asklari,
oglanlarin kahramanlari
tras olunmus bir sabahin ilk saatlerindeki aftershave kokusu
nisbeten yumusak ve sicacik bir yanak
elma diyince cikmayip armut deyince kostuklarimiz
ilk korkularimiz
ilk yalanlarimiz
ilk isyanlarimiz
ilk hainlerimiz
ilk inanlarimiz
hep guvenenlerimiz
her cocuk o hazin gun geldiginde ayni soruyu sayiklarlar " benim babam nasil ölür ya?!" durmadan
ve ben de o gun geldiginde ayni seyi bagiricam " benim babam nasil ölür ya ? " nasil ??