29 Ekim 2010 Cuma
23 Ekim 2010 Cumartesi
20 Ekim 2010 Çarşamba
how much 21 grams weight?
Hayat bu başı da belli sonu da ama nedense merak ediyoruz üşenmeden yaşıyoruz bir ömür.Ana rahmi karanlıktır, mezarlar da öyle! arada girip çıkan tüm ışıklı şeyler bir yanılsama yaratır , ilüzyon deriz ,kimisi hayat der,kimisi roman ,kimisi film...hepimizin hayatı roman kendimize göre,ama bazı adamlar vardır onlarınki biraz daha roman..hatta o adamları tanımana bile gerek yoktur cogu zaman,anlatılanlardan bilirsin..."vay be güzel adammış" dersin...şimdi o güzel adamlardan birisi son dakikalarında hayatın...gözler hakemin düdügünde...hastahanede yanı başında hüzünlü gözleriyle saatine bakan azrail sigarasını söndürüp yavaşca haraketleniyor...zor zanaat azrail'inki...
hayat gerisayan bir kronometrede sanıyor ve yanılıyoruz...bi gün bi doktor 4 ayın kaldı diyiveriyor..ertesi gün bir kan pıhtısı 4 saate indiriyor ..
bazı adamlar daha güzel yasıyor hayatı , güzel insanlar yetiştiriyorlar...azrail yaslanıyor bastonuna usulca kalkıyor ayaga....ayakakbı sesleri yankılanıyor hastahane koridorlarında...bazı insanlar daha güzel yaşıyor..daha dogru algılıyor hayatı..kavga etmiyor mücadele veriyor hayatla... bambaska cografyalarda doğuyor ...ama deniz kıyısında güzel bi ev dünyanın neresinde olursa olsun huzurlu bir memlekettir diyebiliyor....azrail agır adımlarla yanasıyor makineye...bambaska bi yerde insanlar bilgisayarlara bakarak calısıyor manasızca... milyonlarca ekrana bakan milyonlarca boş gözler....azrail bir adım daha yaklasıyor ...koridorda yankılanan sesleri sadece o duyabiliyor...kimileri mesainin bitmesine ne kadar kaldı diye bakıyor saatine ...kimisi sevgilisine bulusmaya giderken bakıyor geciktim mi diye ? kimisi ezanı okumak için bakıyor ...azrail kac dakikası kaldı diye bakıyor...hesabı kapatmak için...birileri mesai bittigi için laptoplarını kapatıyor...genc adam biraz gec kaldıgı için kendisine naz yapan sevgilisine sarılıyor saati gösteriyor kız nerde kaldın dercesine...imam ezanı bitirip mikrofono kapatıyor...ve emektar azrail uzatıyor yaşlı ve titrek ellerini solunum cihazındaki o küçük kırmızı tuşa basıyor
(joachim hans himmelsbach ın gıyabi anısına )
EL BİTTİ OKEY DÖNÜYORUZ
Hiç tırıvırı yapmıycam lafı dolandırmıyacagım bu ülkede bir zenci kardesimiz öldürüldü.Karakolda..güya emniyetimizi saglamakla görevli insanların iş merkezinde!
gariban bir afrikalı kardesimizi bir köpegi vurur gibi vurdular ve üzerini örttüler!
çok iyi topçuymuş söylediklerine göre.
unutma türkiye !! unutma böyle şeyleri yarın bigün seni de vururlar atarlar çöpe ! yargıya başvurur arkadasların...adalet bakanlıgına!!! yaw benim buna gülmeyim geliyor yav.neyse toparlayım kendimi.UNUTMA ey Türkiye bu memlekette adamı alnından vurur çöpe atarlar...güvenlik kuvvetleri dediklerin.
17 Ekim 2010 Pazar
kayıp milyon dollar beybi
Lan bu adam hastalıgından ötürü beraat etmemiş miydi hapis cezasından ? hapis yatamam ama ülkenin düzülmesine ortak olurum mu diyo yani simdi bu?
gitti milyoncuklar... kayıp milyon dolar beybi
www.tipini s....m.com
insana dersler
If you don't learn easy lessons, they get harder. External problems are a precise reflection of your internal state. When you clear inner obstructions, your outside world changes. Pain is how the universe gets your attention
16 Ekim 2010 Cumartesi
15 Ekim 2010 Cuma
ayıp oluyor!
bu pişkinliğe bayılıyorum arkadas..gazetevatan ana sayfasından bir resim ! ulan bunu koyunca ayıp olmuyo da o adam yapınca mı ayoıp oluyo lan.cok süper bir türkiye özeti.
Burdan meseleyi arda turan ve uçkuruna baglamak gerekirse şimdi bütün medya hassas ve duyarlı kesildi erman toroglunu linc ediyor.Ulan sen ben degil mi bu adamı belden asagı konusuyor diye göklere çıkartan bir futbol otoritesi yapan ? bir de hassas medya mensupları su noktata takılmıs ya sinem kobal ın ailesi nolcak? ne var amk? onlar kızlarının seks yaptıgını bilmiyorlardı da erman hoca söyleyince mi ögrendiler? bu mu yani? hey allahım sen sabır ver ya rab .türk halkının bu seks yavşaklıgından utanıyorum resmen sayın okuyucu.Her boku yiyip sonra da yememiş gibi namuslu gezinmeleri, "seks mi o ne ya ? oha sinem le arda seks de mi yapıyormus lan ?" tavşanlıgındaki şaşkınlıkları beni gülme krizine sokarak kusturtuyor.titreyerek kusuyorum üzerlerinize yavşak ipneler !ama dogru tabi "ayıp yatakta olur " düsturu ile yetişen bir toplumuz biz ..ayıp yatakda olur amk ihaleye fesat karıstırmayla...devleti peşkeş çekmek ayıp mı olurmuş...ya neyse of bişe demiyorum ..yine aranızda daha delikanlısı varsa bu durumu kendi üzerinden yola cıkarak insanlarla paylaşan erman hoca'dır.geri kalan taocudur dombilidir
10 Ekim 2010 Pazar
Mezara Kadar ( get low )
Film Ekimi'nde izledigim bu ilk film senelerdir festivallerdeki talihsizligimi de kirdigim filmdi.Hersene festivalleri hasbelkader takip etmeye calisirim ozellikle de bagimsiz filmleri , ama sirf isminden oyuncusundan senaristinden ya da sinopsisinden secerek gittigim filmlerin cogunda husrana ugramis olan ben ..ilk kez rasgele( tamam yonetmenin ismi de biraz etki etmis olabilir :P) sectigim bu filmden cok etkilendim.Tek etkilenen ben degilim ki imdb de gayet guzel puanlar verilmis film icin.cok tatli mizahi unsurlari ile olsun , bill murray ile olsun, cekildigi mekanlarin guzelligi ile olsun bence oldukca basarili ve guzel bir filmdi.hikayenin insani dumur edecek derece orjinal bi tarafi olmayabilir ama islenisi ve harika oyunculuklari ile kesinlikle ona verdiginiz zamanin karsiligini size veren bir film.bu festivalde artik kacti ama vizyona girerse ya da dvd lerini bulursaniz kesinlikle izleyin derim.
The Tree (L'ARBRE)
Film ekimi'nde izledigim ikinci film bir fransa avustralya ortak yapimi drama .Charlaoutte gaingsbourg ablamiz yine ic daraltici kasvetli ve sıkıntilari olan bir kadini canlandiriyor.Avustralyanin sahene dogasi esliginde cok guzel naif bir dram filmi.Dram deyince akla trajedilerin ustuste patladigi bir senaryo gelmesin ..hayat kadar trajik oyle diyim.Filmde aklimda kalan simone adindaki olaganustu sevimli ve harika yetenekli kiz cocugu ,duru naif film grameri ve final de filme cuk diye oturan the cinematic orchestra saheseri built a home adli sarki .ben filmden oldukca etkilendim..ince ince naksedilmis bir filmdi ...baba sevgisini ve ozlemini bir agac metaforunda yasatan kalabalik ailen oykusunu izlemek icin .
8 Ekim 2010 Cuma
GİZLİ Bİ LABARATUVAR DA MÜZİĞİN SINIRLARINI ZORLAMIŞLAR
Bu albüm için söylenebilecek tek söz bu sanırım... bir grup akıl saglıgı meçhul norveçli bilim adamı gizli bir labaratuvarda müzigin sınırlarını zorlamışlar ortaya da böyle bişey cıkmış.
7 Ekim 2010 Perşembe
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)