30 Ekim 2011 Pazar
6 Eylül 2011 Salı
28 Ağustos 2011 Pazar
8 Ağustos 2011 Pazartesi
6 Ağustos 2011 Cumartesi
Zirvede Bırakıyorum
Teomanin da müzik kariyerine son verdigi su vehim gunlerde ben de ögrenim hayatima son veriyorum sevgili okuyanlar.1989 yilinda Aydin'in Karanfiller köyunde basladigim bu uzun ve sancili yolculugu Bogazici universitesi Yuksek lisans diplomam ile Zirvede sonlandirmak istiyorum .Artik fazla uzadi ve bir son vermem gerekiyordu.Gecen bu 21 yil icerisinde acisiyla tatlisiyla hocalarimin bana verdigi görevi en iyi sekilde yerine getirmeye formamin hakkini vermeye calistim.Zaman zaman basarilara imza attik zaman zaman hezimetler yasadik.AA da aldik F de , Takdir de aldik Tesekkurde.Yeri geldi Elmasini ilk kirmiziya boyayan da olduk yeri geldi "herhangi bir yüksek ögrenim kurumuna yerlestirilemediniz" yazisini okuduk ekranlarda.Genel toplamda basarili bir kariyer gecirdigimiz soylenebilir.Gectigimiz postlarda son dakikada golu bulan defans oyuncusu gibi formayi seyirciye firlatip gol sevinci yasamistim, bugun girdigim son final sinavimin bitmesiyle (sinavin 10cu dakikasinda arkadaslarimin omzunda terkettim o pek iyi olmadi eksik sorular kaldi lan ! ) suan hakem kolundaki saate bakiyor ve dudugu agzina goturdu.(calmadi ama proje teslim edilip diploma alininca calmis sayilcak)Tura cok yakiniz ,tribunlerde bir senlik havasi var.Bu zaferi benden destegini hic eksik ekmeyen tum guzel insanlara adiyorum ( onlar kendini bilir ) .
Kutlamalari büyük türk ozani Serdar ortac'in We don't need no ecukeyşın cover'i ile yapmak istiyorum ( şaka lan şaka allah onun cezasini versin) .
Basta ilk ogretmenim ,Bas kahramanim biricik babam Bülent özlü olmak uzere yayinda ve yapimda emegi gecen tum hocalarima tesekkurlerimi ve minnetlerimi sunmayi bir borc bilirim.
26 Temmuz 2011 Salı
Aklın Yetmez Tubitak
bu haberi radikalde okudum tansiyonum tavan yaptı ( bu lafın sahibinin de kulakları cınlasın neyse) ulan tubitak , ulan F.G sen var ya.
Tubitak epeydir abiler(!) tarafından ablukaya alınmış durumdaydı zaten,içeride bizzat tanıdıgım abiler (!) var ( kendisini cok severim iyi cocuktur ayrı konu) ama TUBİTAK bitmiş durumda oldugunu bu son haberle artık cümle aleme duyurdu.Gencecik bir dehanın bilim hevesini kursagında bıraktıgı yetmezmiş gibi bir de Beyin göçüne davetiye cıkartıyorsunuz.Aslında Abiler(!) bilim olimpiyatlarını severdi ama Yamanlar Kolejinden cıkmayan dahiye dahi demem ben söylemine sarılmışlar sanırım.Ali nesin köyünden gelirse matematik dehası olamaz ,Türkçe olimpiyatlarının dahi mücitleri,Yamanlar koleji cemaati,samanyolu koleji bilimum ltd şti.Bilim sizin neyinize lan? maklube yok mu maklube? S.A abilerim ellerinizden öperim.
ama hiç uğramıyorsun bu aralar şakirt?
24 Temmuz 2011 Pazar
22 Temmuz 2011 Cuma
16 Temmuz 2011 Cumartesi
14 Temmuz 2011 Perşembe
8 Temmuz 2011 Cuma
Slow Food Felsefesi
Serde akdenizlilik ,egelilik var yemek ve mutfak kültürü sevdası bonus olarak geliyor bizde sanırım o nedenle mutfak kültürü ile sagda solda ne görsem kulak kabartıyorum ,arastırıyorum bu ara ilgimi çeken bir olgu da bu Slow Food akımı.
kendilerini özetle söle acıklamıslar
biyolojik ve kültürel çeşitliğin yüceltildiği, iyi, temiz ve adil kavramlarının yol göstericiliği altında doğamızla uyumlu yaşadığımız “daha yavaş bir hayat”, bizi “hızla” yol aldığımız yok oluştan kurtaracak tek seçenektir
falan demişler ve hatta
"...Slow Food sanıldığı gibi ağır ağır pişirilmiş bir yemeği, tadına vara vara, yavaş yavaş yemekten ibaret bir keyif anlayışı da değildir. Gelip geçici ‘zevk’ odaklı bir akım olmanın çok ötesindedir..." diye de eklemişler,
Citta slow da bu konsept ile ilintili bir konsept (ona da ilerde değinmek istiyorum zira memleketimden Yenipazar cittaslow seçilmiş.)Gündelik hayatın harala gürelesine inat usul usul hayatında tadına vara vara yaşamak tandanslı işler bunlar hep.Hele bi soluklan yeğenim,otur şöyle masaya düsturunun gavurcası bir nevi.İlginizi cekerse şurda uluslararası sayfası , şurada da düzliseli arkadaşlar için Türkçe sayfası var ,yemek yemenin kendini seviyorum usta diyenlerdenseniz muhakkak ilginizi cekecektir.
7 Temmuz 2011 Perşembe
Angels Of The Universe
İzlanda yapımı bu depresif ve etkileyici film için söylenecek çok şey var. İlk anda agzıma gelen ergen depresyonu tadı da dahil olmak üzere izledikçe derinleşen ,acıtan ,etkileyen bir film oldugu.Sigur Ros finalde darmadagın eden müziklerinden biriyle yine canınızı acıtıyor sanki yeterince acıklı degilmiş gibi final.Oyunculuklar harika ,dilin yabancılıgı bile hafifletmiyor acıtan oyunculuk performansının izlerini.Başta dedigim gibi depresif ve nihilist aforizmalar ardı arkasına gelse de kafadaki yargılarınızı bir kenara bıraktıgınızda filmin etkisi sarıyor sizi,söylenen cümleler hep dogru ,filmden alıntılamak gerekirse;
" dibe battıkça gerçekliğin acımasızlığıyla başbaşa kalırız ".
Finalinde müziğin de etkisiyle apışıp kaldıgım filmler serisine ekledim bunu da.
20 Haziran 2011 Pazartesi
Af buyurun
Bu donem bu yuksek lisansi bitirebilmek adina cok kastim cok cabaladim bilen bilir afedersiniz namunasip yerlerimden ter akittim.
Su gordugunuz JPEG dosyasini affiniza siginarak paylasmak istiyorum lutfen gorgusuzlugumu mazur gorun ama bunu upload edicem . Ceken bilir ogrencilik cilesini 28 yasinda.Resmen 90. dakidada golu bulan defans oyuncusu gibiyim , formami cikartip sari kart pahasina tribune firlatiyorum suan.
4 Haziran 2011 Cumartesi
1 Haziran 2011 Çarşamba
insan gibi insan
bu adam bana insanlik icin umut veriyor ,
sirri sureyya onder varsa
benim hala umudum var amk
19 Mayıs 2011 Perşembe
Baharatlı Sonus
17 mayis da doritos ve Dream tv'nin ortak duzenledigi spice up konserlerinin alt grubu olarak itu ayazagi kampusunde nilufer , yuksek sadakat ve aylin aslimla ayni sahneyi paylastik . Bizim icin cok hos ve degerli bir deneyim oldu , dev bir sahnede sahane bir ses sistemi ile bizi onceden hic dinlememis bir kitleye calmak guzeldi.
Ayazaga isminin nerden geldigini ben cok aci tecrube ettim, sahnede hava sicakligi bence siddetli ruzgarla beraber -10 dereceye dustu gibi.
konserden aklimda kalan en tatli detay rahmetli muhlis akarsu'nun Obur dünya cover,ina eslik eden güvenlik gorevlileriydi.
o sogukta orda bizi dinleyip alkislayan tum herkese tesekkurlerimizi bir borc biliriz .
15 Mayıs 2011 Pazar
Chuck Palahniuk - ölüm Pornosu
Chuck abimizin son kitabi ( en azindan turkceye son cevrilen diyelim ) ölüm Pornosu cok k tipik bir Palahniuk romani.Sinematografik kurgusu , ilginc absurd kararkterleri ,icerdigi bir ton gereksiz ama eglenceli bilgi ve sarkastik anlatimi sayesinde kendini cok kolay okutan bir yeralti edebiyati ornegi.
Eger hizli ve akici anlatima sahip eglenceli bir kara mizah -modern- roman okumak istiyorsaniz bu kitap O kitap!
Bugünlerde bunu okuyorum
selim ileri reiz sanirim 50 ye yakin kitap yazmis memleketimizin naif ve enfes yazarlarindan bu okudugum kitabi cok hos tatli bir ani kitabi.Eski istanbulu anlatiyor abim yemekleri , erguvan kokularini,bogazicini falan filan .Nostalji hosuma gidiyor pencere kenarinda yagmur yagerken sicacik bir caya eslik edecek bir kitap ariyorsaniz bu kitap O kitap
10 Mayıs 2011 Salı
8 Mayıs 2011 Pazar
6 Mayıs 2011 Cuma
Bu Kalp Sizi Unutur mu ?
2 Mayıs 2011 Pazartesi
1 Mayıs 2011 Pazar
Taklit-2009
tarafimdan senaryosu yazilip yonetilmis bir kisa film
eskilerden bir hatira,farkettim ki bunu ben hic paylasmamisim ödül mödül biseyler verdilerdi buna zamanında.google a yazinca cikti daily motiona yuklenmis vakitlice.neyse iyi seyirler
KFF 2009- İşte iletişim- HSBC darkphoe
eskilerden bir hatira,farkettim ki bunu ben hic paylasmamisim ödül mödül biseyler verdilerdi buna zamanında.google a yazinca cikti daily motiona yuklenmis vakitlice.neyse iyi seyirler
KFF 2009- İşte iletişim- HSBC darkphoe
Cep Telefonumdan 1 Mayıs Izlemimleri
29 Nisan 2011 Cuma
23 Nisan 2011 Cumartesi
20 Nisan 2011 Çarşamba
26 Mart 2011 Cumartesi
17 Mart 2011 Perşembe
27 Şubat 2011 Pazar
24 Şubat 2011 Perşembe
23 Şubat 2011 Çarşamba
Güzel Cocuklar
Vakti zamaninda Umut biraderimle yaptigimiz bir "film noir avangarde video "
...unutmamali o guzel gunleri anilarla gonulleri hos tutmali avutabilmeli!
Kesinlikle evlerinizde denemeyiniz!
21 Şubat 2011 Pazartesi
19 Şubat 2011 Cumartesi
Sonus Seyahatleri Bölüm 2 (Buddha Bar - Kadiköy)
Sonus yolculukarinin ikinci duraginda Kadikoy Buddha bardaydik. "suya Isindik devam ediyoruz" baslikli bu konserimiz icin Buddha gercekten uygun bir secimmis onu gördük ,mekanin sicak tasarimi iyi duzenlenmis akustigi ve samimi teknik elemani ikinci seyahatimizde bizi rahatlatan unsurlardi.Ses Muhendisi arkadasimiz Vural`in da degerli yardimlari ile tatminkar bir sound ile tamamladik yolculugumuzu.Bu seyehati bizimle paylasan paylasamayn herkese tesekkurlerimizi sunmayi borc biliriz.
14 Şubat 2011 Pazartesi
İyi ki Doğdun Şampiyon
Yerim Sevgililer gününü filan bugün asıl şu alemdeki en kral adamın doğum günüdür gerisi fasa fiso ,benim gözümde hep en birinci hep şampiyon keşke onun gibi olabilsem dediğim adam ; Babam
Hep birlikte nice mutlu yıllara babacıgım.
Hep birlikte nice mutlu yıllara babacıgım.
10 Şubat 2011 Perşembe
7 Şubat 2011 Pazartesi
5 Şubat 2011 Cumartesi
Geri Sayım Başladı
Güzel günler yaklaşıyor ,İstanbul'da Sinema mevsiminin en güzel günleri İf istanbul ile başlıyor yamulmuyorsam senenin ilk sinema festivali kısaca bir göz attım şahane filmler var yine.Buradan gerekli bilgileri alabilirsiniz.
4 Şubat 2011 Cuma
Ferrarisini Satan Tırt
Aslinda esyalarla duygusal bag kurmanin akla mantiga sigar yani olmayabilir ama ben cocuklugumdan beri bunu yapiyorum.Ilk arabam ilk goz agrim Ziya'yi 1 subat itibariyle sattim.
2008 mayis ayinda tanismistim bu Fransiz delikanlisi kardesimle ,cok da guzel anilarimiz oldu kotu bise yok kafamda ona dair.Ferrarisini satan bilge tadinda buralardan uzak doguya kacip bilgelige ermek isterdim ama maalesef benim arabadan gelen parayla maksimum 1 haftaligina Hindistan'a gidip @yeni delhi eheheahmehmehe diye status update yapabilir ve sonra kuyrugumu kistirip havalimanindan hafif metro ile uskudara geri donebilirim, o nedenle artizlige gerek yok sattik bankaya koyduk bir tirt gibi ( seytan durtuyo tek maca basssam mi 1.e 2 oran yakalayip ..off ne guzel para be !) velhasil kelam biraz bi huzun cokmedi degil ziya kardesim,seni ozliyebilirim biraz ,ta ki yeni bir araba alana kadar,kendine iyi bak ziya reiz trafik magandalarina dikkat et.
2008 mayis ayinda tanismistim bu Fransiz delikanlisi kardesimle ,cok da guzel anilarimiz oldu kotu bise yok kafamda ona dair.Ferrarisini satan bilge tadinda buralardan uzak doguya kacip bilgelige ermek isterdim ama maalesef benim arabadan gelen parayla maksimum 1 haftaligina Hindistan'a gidip @yeni delhi eheheahmehmehe diye status update yapabilir ve sonra kuyrugumu kistirip havalimanindan hafif metro ile uskudara geri donebilirim, o nedenle artizlige gerek yok sattik bankaya koyduk bir tirt gibi ( seytan durtuyo tek maca basssam mi 1.e 2 oran yakalayip ..off ne guzel para be !) velhasil kelam biraz bi huzun cokmedi degil ziya kardesim,seni ozliyebilirim biraz ,ta ki yeni bir araba alana kadar,kendine iyi bak ziya reiz trafik magandalarina dikkat et.
30 Ocak 2011 Pazar
Oyuncak Müzesi ve schindler'in listesi
bugun kardeslerimle sunay akin'in oyuncak muzesine gittik çocuklar ve ruhu hic buyumemisler icin cennet gibi biyer herkes bir kere gormeli bence.Bir kose dikkatimi cekti nazi almanyasinda nazi ordusunun oyuncaklari sergileniyordu tam da herzamanki muhalif tavrimla " bu nasil is aga cocuklara guzel birseymis gibi lanse edilir mi bu ordu 6 milyon insanin katilleri bunlar " diyecektim ki odada calmaya baslayan schindler'in listesi filminin ana muzigi yüzümde bir tebessume sebeb oldu, cok naif cok ince bir espriydi bence bir kere daha tebrik ettim sunay reis'i buyrun bu essiz melodiyi de paylasayim unutanlar icin.
29 Ocak 2011 Cumartesi
Çok "biutiful" Hareketler Bunlar
3 sene bekledigim film bugün vizyona girdi,koşarak gittim Alejandro gonzales innaritu usta acimasizca cekmis yine .Beni bilen bilir ne zaman sarsıcı bir film izlesem sokaklarda uzun uzun yürürüm 0 derece gecede cok uzun bir yürüyüse cikartti beni Inarritu reiz.
Neler düsündüm neler ...Keske eski zamanlardaki gibi olsa hersey kalksam gitsem ustanin yanina desem ki ben geldim baba eren kapinda kul olmaya zanaatini ogrenmeye ver etegin öpem ögret bana .O da dese ki "evvela git avludaki odunlari kes sobayi yak ,cayi demle evlat! "
koşa koşa yapsam ustamin dediklerini sonra ocagin başında bir derin sohbete dalsak, Uxbal'den konussak, Fas daglarindaki babil kulesinden,biraz Octavio dan konussak,Kapi calinsa Guilliermo Arriaga Baba girse bir çay da ona döksek o da başlasa kelamina ben dinlesem feyz alsam,sonra hep beraber uzun uzun sokaklarda yürüsek ...filmlerden konussak cekilmemis olanlardan,sinemadan,mexico city nin derinlerine dalsak ,köşeyi dönsek tarlabasina varsak sütlüceye kadar yürüsek orda bir uykuluk yesek ( mevsimi degil ama ) , iki kelam etseler bana yol buyursalar ,biyerlerden başlasak artik!
24 Ocak 2011 Pazartesi
Sigur Ros'dan öte İzlanda müziği
Aklımda başka şeyler hakkında yazmak vardı ama Pelin'ciğimden bu link gelince planlar degişti cünkü cok güzel bir belgesel çok kafa açıcı bir iş var bu linkte.
Aksiyonun olduğu heryerde bir reaksiyon tabiatın kanunu bu izlanda için de geçerliymiş onu gördük bu belgeselde.Biz dünyanın en güzel müziği İzlanda'dan çıkar ,izlanda'dan babam çıksa yerim kardeşim diye duralım o abilerim orda gül gibi ülkelerinde bazı mevzulara kıllanmışlar bunun üzerine belgesel çekmişler.
Iceland: Beyond Sigur Ros adında.Bana göre dünyanın en güzel müziklerinden bazılarına sahip Sigur Ros un İzlanda müziğinin bayrağı sayılmasına tepkililer!
İzlanda müziği tam da bu degil diyor abim.Abim dediğimde sıradan bi adam degil izlanda'nın tirajlı müzik dergilerinin birisinin başındaki adam.Boş konuşmuyor " Tutturdunuz bi sigur ros , björk amk izlanda diyince hemen basıyosunuz ambient acaip acaip müzik klişesini, bizim orda da rock var blues var pop var herşey sigur ros degil ,düğünümüzde derneğimiz de sigur ros çalmıyoruz olm" diyor mealen.Şimdi ben böyle yazınca Zaytung haberi gibi oldu ama cidden üç aşağı beş yukarı bunlardan bahsediyor dayı.Bunlar cok güzel argümanlar ama çok cok güzel argümanlar,sigur ros gibi grubum var ama ....diyip argümanlar üreticek zenginlikte topraklarda yaşıyorlar milletdeki şansa bak arkadaş.Birde biz tartışmalara bak ; Arabesk yavşaklığından utanıyorum ! sibel can mı? Hülya Avşar mı? hande yener mi? demet akalın mı ? hey yavrum be ! Özenmiyim diyorum kendimi tutayım diyorum kültürler beşiği anadolu , mozaik reröröre diyorum ama yok arkadaş kalite çok yüksek gavurda bunu kabullenmek gerekiyor sanırım.Fazla uzamasın linki verdim yukarda isteyen açsın izlesin ne demek istediğim daha netleşicek o zaman.
http://www.seriousfeather.com/iceland/index.html
Aksiyonun olduğu heryerde bir reaksiyon tabiatın kanunu bu izlanda için de geçerliymiş onu gördük bu belgeselde.Biz dünyanın en güzel müziği İzlanda'dan çıkar ,izlanda'dan babam çıksa yerim kardeşim diye duralım o abilerim orda gül gibi ülkelerinde bazı mevzulara kıllanmışlar bunun üzerine belgesel çekmişler.
Iceland: Beyond Sigur Ros adında.Bana göre dünyanın en güzel müziklerinden bazılarına sahip Sigur Ros un İzlanda müziğinin bayrağı sayılmasına tepkililer!
İzlanda müziği tam da bu degil diyor abim.Abim dediğimde sıradan bi adam degil izlanda'nın tirajlı müzik dergilerinin birisinin başındaki adam.Boş konuşmuyor " Tutturdunuz bi sigur ros , björk amk izlanda diyince hemen basıyosunuz ambient acaip acaip müzik klişesini, bizim orda da rock var blues var pop var herşey sigur ros degil ,düğünümüzde derneğimiz de sigur ros çalmıyoruz olm" diyor mealen.Şimdi ben böyle yazınca Zaytung haberi gibi oldu ama cidden üç aşağı beş yukarı bunlardan bahsediyor dayı.Bunlar cok güzel argümanlar ama çok cok güzel argümanlar,sigur ros gibi grubum var ama ....diyip argümanlar üreticek zenginlikte topraklarda yaşıyorlar milletdeki şansa bak arkadaş.Birde biz tartışmalara bak ; Arabesk yavşaklığından utanıyorum ! sibel can mı? Hülya Avşar mı? hande yener mi? demet akalın mı ? hey yavrum be ! Özenmiyim diyorum kendimi tutayım diyorum kültürler beşiği anadolu , mozaik reröröre diyorum ama yok arkadaş kalite çok yüksek gavurda bunu kabullenmek gerekiyor sanırım.Fazla uzamasın linki verdim yukarda isteyen açsın izlesin ne demek istediğim daha netleşicek o zaman.
http://www.seriousfeather.com/iceland/index.html
23 Ocak 2011 Pazar
22 Ocak 2011 Cumartesi
Darwin evrim ve Büyümüs Alexandria'lar icin
Ozel Uskudar anadolu lisesi namli bir cemaat okulu internet sitesinden bilimsel verilere kurandan referanslar veriyormus, Bacak bacak ustune atmanin zararlarina bilimsel ispatlar, Ruzgar enerjisine islami referanslar ve en onemlisi de Evrim teorisine saldirilar!
Arkadas ne korktunuz su Evrim teorisinden be!sakin olun salin kendinizi rahat birakin gevseyin biraz zamanla herkes gelicek yola sıkıntı yapmayin soguk bi zemzem icin once bi ferahlayin.
Evren genisliyor her gecen gun ,kuantum fizigi diye bisey var hizla ilerliyor , suphesiz ki goren gozler icin butun yalanlarin su yuzune cikmasi yakindir!
sanat diye bisey var mesela her gecen gun ilerliyor hem iyi yonde hem kotu yonde bi yandan Mahsun Kirmizigul Sektorden adamlar yok diye filmini Siyad'da ve Altinportakal da aday gostermeyecegini acikliyor ( o festivallerde aday gostermek film sahibine kalmis mi onu bile bilmiyor! )
bi yanda da ahlakini almamamiz gereken ilmine yogunlasmamiz gereken gavur da yukaridaki gibi filmler cekiyor ; The Fall
harikulade kelimesinin bile kifayetsiz kaldigi bir film . Masal ile gercek tarih ile felsefe bir filme nasil yedirilir? gorsellikte ne seviyelere gelinebilir ? sorularinin cevaplari bu filmde.Yazinin basindaki konuya da baglamak gerekirse filmdeki masal kahramanlarindan birisi de Darwin ! ve maymununu vuran vahsi kotu insanlardan kacmayip bekledigi o sahane sahnede soyle bir laf ediyor ;
-come on shoot me you animals! they will pay you high for Darwins post!
(Düz lise mezunu kardeslerimiz icin Google translate den geliyor : Dön bebegim
-vurun lan .mnakodum hayvanlari! Darwin abinizin postu icin size ileride size cok büyük paralar vericekler )
sahane bir replik
Filmde cok guzel yerlere cok naif gondermeler var .O alexandria denen kiz cocugunun tatliligi dis kamastiran cinsten yanaklarini isirmak istiyorsunuz.O'nun o naif ve saf bakis acisiyla verdigi bilge cevaplar bilge sorular aklima su dusunceyi getiriyor ister istemez ; Hersey cok basit aslinda butun evrenin kavgalarinin cozumu cok basit, sadece biraz cikarsiz bakis acisi ve biraz masumiyet!
Tüm fiziken Büyümüş ama zihnindeki cocugu muhafaza etmis Alexandria'lara gelsin yukardaki video.
son olarak
"gugli gugli gugli go away!"
19 Ocak 2011 Çarşamba
Müslümansa Hepimiz, Değilse Hiçbirimiz
Ne zaman mesele Hrant Dink'in ölümüne gelse Kardesim Onur Gorunmez'in bu yazisini paylasicam cok guzel ifade etmis cunku,altina imzami atar cekilirim
ruhun sad'olsun Hrant baba
Serbesti gazetesi yazarı Hasan Fehmi’nin Galata Köprüsü’nde öldürülmesinin ardından verdiğimiz 41. basın şehidiydi Uğur Mumcu…
1993’te henüz ilkokula giden bir çocuk olarak “neden” sorusuna bir cevap bulamadığım cinayetin ardından yalnızca 14 yıl geçtiğinde liste iyiden iyiye kabarmış ve “son model karanlık güç akımı”mızın “kurtlar vadisi tarikatı”na mensup bir çocuğun elindeki tabancadan çıkan kurşunlarla aramızdan ayrılan Hrant’la birlikte bu sayı 61’e ulaşmıştı.
Daha önce ABD’nin Irak işgali ve İsrail’in Filistin’deki mezaliminin ardından ortaya atılan “hepimizli slogan”ların bir benzeri de Hrant Dink’in ölümünün ardından on binlerce insanın katıldığı cenazede ortaya çıktı:
Hepimiz Ermeniyiz!
Kim bilir belki de Müslüman olduklarından, Iraklılar ve Filistinliler için kullanıldığında kimselere rahatsız edici gelmeyen bu “hepimizli slogan” Ermeniler için kullanıldığında bir “şer odağı” haline gelmişti.
Saadet Partisi’nden Büyük Birlik Partisi’ne, Bülent Ersoy’lu yarışma programlarından Trabzon-Malatya-Elazığ gibi şehirlerin tribünlerine kadar herkes bir olup sloganı kınıyor ve ısrarla Ermeni değil Türk olduklarını vurguluyorlardı:
“Mehmetçiklerimiz can veriyor, kimsenin meydanlara çıktığı yok, elin Ermeni’si için mi meydanlara çıkıyorsunuz? Yazıklar olsun! Hepimiz Mehmet’iz, hepimiz Türk’üz!”
Şaka gibiydi aslında her şey… Ya ben yanlış bir ülkede yaşıyordum ya da yanlış televizyonları seyrediyor, yanlış gazeteleri takip ediyordum; sanki her şehit cenazesinde binlerce insan yürümüyordu “şehitler ölmez vatan bölünmez” diyerek...
Ama anlamak istemediler “hepimiz Ermeniyiz”in “öteki” olmuş bir gruba sahip çıkmak, “yalnız değilsiniz” demek olduğunu; “size yapılan haksızlıklara karşı sizinleyiz” demek olduğunu.
Nefretle dolu yüreklerine bir Ermeni’nin acısının girmesine müsaade etmediler.
“Hepimiz Türküz” cümlesinin ancak, Türklerin bir zamanlar zorla isimlerinin değiştirildiği Batı Trakya’da, evlerinin yakıldığı Almanya Solingen’de, Yunanistan’daki aşırı milliyetçi Ortodoks Halk Birliği Partisi(LAOS)’nin genel merkezinde “kıymetli” olduğunu anlamak istemediler.
“Hepimiz Ermeniyiz’, cümlesi Ermenistan’da ne kadar değersizse ‘Hepimiz Türküz’ de Türkiye de o kadar değersizdir” dediğimizde bile hazırdı ellerindeki etiketleri: vatan haini!
Ulusça yasa gömüldüğümüz 17 Ağustos depreminin ardından Yunanistan’daki Ta NEA Gazetesi'nin Genel Yayın Yönetmeni Leon B.Karapanayotis’in depremin hemen ardından, gazetedeki başyazısına “Hepimiz Türküz” başlığı atmış olduğunu duymak istemediler. Ne tuhaftır ki o zaman da “Dünya Yunan olsun” çevreleri bu gazeteye tepki göstermişlerdi…
Solingen’de Türklerin evlerinin yakılmasının ardından “Almanya’nın iyi insanları”nın attığı ve ne gariptir ki bu kez de “Dünya Alman Olsuncular”ın tepki gösterdiği slogan da aynıydı halbuki: Hepimiz Türk’üz!
Ve biz yapayalnız kaldık Hrant’ın öldürülmesini “dışarıda aleyhimizde kullanılır” diyerek kınayanların çirkin yüzlerinin yanında…
61 basın şehidimizin ardındansa sadece yazdıkları ve yürekleri, bir de büyük şair Nevzat Çelik’in karaladığı şu satırlar kaldı akıllarımızda:
”çok olmadığımız kesin
çok olan tarafta değiliz
çok olan tarafta olmayacağız
türkiye’de kürt olacağız
kürtlerde ermeni
ermenilerde süryani
gidip almanya’da türk olacağız
hollanda’da surinamlı
fransa’da cezayirli
iran'da azeri
amerika'da zifiri zenci olacağız
çoğalan zenci de mutlaka kızılderili
israil'de filistinli
köpeğin karşısında kedi
kedinin karşısında kuş olacağız
kuşun karşısında börtü böcek
hakemler hep karşı takımı tutacak
ve biz hep yedi kişiyle tamamlayacağız maçı…”
onur görünmez
18 Ocak 2011 Salı
16 Ocak 2011 Pazar
Helal Olsun
Birgün G.saray taraftarini buradan tebrik edecegim aklima gelmezdi sevgili okuyan ama yuhalayan agziniz dert gormesin diyorum.Sahalarda görmek istedigimiz hareketler bunlar abiler ablalar.Kimin vergisiyle kime yatirim yapiyosun da bir de kalkmis cebinden para yatirmis gibi artizlik yapiyosun recep aga?helal olsun ulan g.saray taraftari alayiniza helal olsun.
ayrica da g.saray taraftarina bir kinama metni yayinlayan yalaka Karabukspor'un da iktidar yavsakligindan utandigimi belirtmek isterim.
9 Ocak 2011 Pazar
7 Ocak 2011 Cuma
Teşekkürler
Sonus Olarak denize atladik , 5 ocak carsamba gecesi arkamizdan itenler suya dustukten sonra alkislayan tum guzel insanlara destekleri ve varliklari icin tesekkur ederim . En zoru ilk suya temas aniydi bu kismi atlattik artik suyun tadini cikarticaz !
Hep birlikte...
5 Ocak 2011 Çarşamba
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)